12 Kasım 2025
12 Kasım Dünya Pnömoni Günü Basın Bildirisi
TÜSAD DÜNYA PNÖMONİ GÜNÜ’NDE ZATÜRRE FARKINDALIĞINA DİKKAT ÇEKTİ
Zatürre önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık
Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TÜSAD), 12 Kasım Dünya Pnömoni Günü kapsamında bir açıklama yaparak, zatürrenin önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olduğuna dikkat çekti. 5 yaş altı çocuklar, 65 yaş üzeri yaşlılar ve kronik hastalığı bulunan kişilerin özellikle risk taşıdığını aktaran TÜSAD İnfeksiyon Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Aydemir, “Belirtilerin farkında olmak, erken tedavi ve aşılama zatürrenin önlenmesinde hayati önem taşıyor” uyarısını yaptı.
Zatürre hastalığına karşı farkındalık oluşturmak ve toplumu bu hastalıktan korunmada ve tedavisinde bilgilendirmek amacıyla her yıl 12 Kasım Dünya Pnömoni Günü olarak kabul ediliyor. Zatürrenin her yaştan insanları etkileyen, ancak özellikle 5 yaş altı çocukların ve 65 yaş üzeri yaşlıların en önde gelen ölüm sebebi olabildiğini vurgulayan Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TÜSAD), “Zatürre sebepli ölümler farkındalık, erken teşhis, erken tedavi ve aşılamayla önlenebilir” uyarısını yaptı.
TÜSAD İnfeksiyon Çalışma Grubu adına açıklama yapan Başkan Prof. Dr. Yusuf Aydemir, hastalığının başlıca belirtileri konusunda şu bilgileri verdi: “Akciğerlerin bakteri, virüs gibi mikroorganizmalarla oluşan enfeksiyonu olarak tanımlanan zatürrede (pnömoni) ateş, üşüme-titreme, halsizlik, öksürük, sarı-yeşil renkli, bazen kanlı balgam çıkarma şikayetleri ile kendini gösterir. Ağır hastalarda ise nefes darlığı da gelişmesi mümkün olabilmektedir.”
5 YAŞ ALTI ÇOCUKLAR VE 65 YAŞ ÜSTÜ BİREYLER RİSK ALTINDA
5 yaş altı çocuklar ile 65 yaş üstü bireylerin özellikle risk altında olduğunu aktaran Aydemir, yüksek risk altındaki diğer grupları ise şöyle özetledi: “Diyabet, kalp, akciğer hastalıkları gibi kronik hastalığı olanlar, bağışıklık sistemi zayıflamış kişiler ve sigara kullananlar en yüksek risk altında. Hava kirliliği, sigara dumanına maruz kalma ve kötü hijyen koşulları gibi çevresel faktörler de zatürre riskini artıran önemli etkenler arasında yer alıyor.”
AŞILAMA VE ERKEN TEŞHİS İLE ZATÜRREDEN KORUNABİLİRİZ
Zatürrenin eşlik eden kronik hastalığı olanlarda ve bağışıklık sistemi bozulmuş kişilerde çok ciddi sorunlara yol açabileceğini belirten Aydemir, şunları aktardı: “Zatürre ile mücadelede en güçlü silahımız korunma ve erken teşhis. Bu hastalıkla mücadelede hekime erken başvuru ve tedavinin erken başlaması büyük önem taşıyor. Doktor muayene sonrası akciğer filmi ve tam kan tahlili isteyebilir, ardından uygun antimikrobiyal/antibiyotik tedavisi ile iyileşme sağlanır.”
Aydemir, tüm vatandaşları şu önlemlere uymaya davet etti:
- Aşılama: Özellikle risk grubunda yer alan kişilerin, hekimlerine danışarak grip (influenza) RSV ve zatürre (pnömokok) aşılarını düzenli olarak yaptırmaları hayati önem taşıyor.
- Hijyen: Düzenli el yıkama ve kişisel temizlik kurallarına uymak, enfeksiyonun yayılmasını önlemede en etkili yöntem.
- Sağlıklı Yaşam: Dengeli beslenme, düzenli uyku ve sigara/alkolden uzak durmak, bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalığa karşı direnci artırır.
- Erken Başvuru: Uzun süren öksürük, yüksek ateş, nefes darlığı veya göğüs ağrısı gibi belirtiler görüldüğünde vakit kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalı. Zatürre, erken teşhis ve uygun antibiyotik/tedavi ile iyileştirilebilen bir hastalık.
KORUYUCU HEKİMLİĞE ERİŞİM ARTMALI
Aydemir, açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “TÜSAD olarak zatürrenin önlenebilir bir hastalıktan ölüm nedeni olmaktan çıkması için, koruyucu hekimlik hizmetlerine erişimin artırılması ve toplumun bilinçlendirilmesi çabalarımızı sürdüreceğiz. Sağlıklı bir gelecek için tüm bireyleri zatürreye karşı farkındalığa ve korunma önlemlerine en üst düzeyde riayet etmeye davet ediyoruz.”